Yalnız Adam

Sayı 25- Mutluluksuzluluk (Ocak 2010)

Yalnız Adam

Yalnızlık arkasına bakmadan gitmektir, gecenin sessizliğinde, evlerin ışıkları kustuğu zamanlar, bir köşe sessizce geç kalmış mektupları göz yaşları ile okumaktır, süzülen göz yaşlarını hissetmemektir.


Yalnızlık kocaman bir kalabalığın içinde anlaşılmamaktır.


Mutlu insan ise onu paylaşandır, gözleri gülerken güç verendir, ruhundan bir parça sunandır, güzel düşünendir.


Yanlız adam hiç görmez attığı adımların bıraktığı izleri, ne geçmişi ne de geleceği vardır, sadece ölüme selam verir ve kimseden selam almaz.

Yanlız adam hiç mutlu olamaz, hep geçmişte yaşar, gelecek beklentisi de yoktur, bu dünyada yaşar ama bu dünyanın insanı değildir aslında, anlaşılmaz, görülmez, inanılmaz söylediklerine. Halbuki o geleceği hissetmiştir, altıncı hissi kuvvetlidir, her zaman bir adım öndedir, yalnızlığının nedeni de belki bu.

Yalnız insan kendisinin güce ve morale ihtiyacı varken başkalarına moral verendir, sevgiye ihtiyacı varken başkasına sevgi gösterendir, güce ihtiyacı varken başkalarına güç verendir. 

Yalnız adam sevdiklerini içinde öldürürken bile acı acı güler…


Bu adam kendi mezarını ziyaret eder ve üstünde biten gülleri her gün sular solmasınlar diye, ölümle yüzleşir.

Varacağı son durak Cennet mi Cehennem mi sorusu hep kafasını kurcalar ama bilir ki orada yalnız değildir…

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir