Günümüzde eğitimin daha çok bilgi aktarma yönü üzerinde durulmakta ve onun insan davranışlarını değiştirme ve geliştirme ile insana ve kişiliğine yön verme, onu toplumsal, siyasal ve ekonomik yaşama hazırlama ile gizil güç ve yeteneklerini ortaya çıkarma-geliştirme yanları çoğunlukla göz ardı edilmekte ve yeterince önemsenmemektedir. Özellikle temel ve ortaöğretimde öğrenciden iyi insan, iyi yurttaş vb. olmasının ötesinde hızla test çözen ve sınavlardan yüksek puanlar alan kişiler olmaları daha çok beklenmektedir. Oysa eğitim ve öğretimde başarının ölçütü sadece çok bilmek değil, aynı zamanda bildiklerini evde, işyerinde, siyasal ve sosyal ilişkilerinde etkin biçimde kullanabilmektir. Aktarılan bilgi ve beceriler yaşama geçmiyor, bir başka ifadeyle davranışa dönüşmüyorsa, insanın sırtındaki yükün farkında olmayan uzun kulaklıdan ne farkı ola ki.
Demokrasiye ilişkin çok farklı tanımların yapılabilmesi mümkündür. Son yıllarda demokrasi konusunda üzerinde uzlaşılan yaklaşımlardan birisi onun bir yönetim biçimi olmakla birlikte bir yaşam biçimi de olduğudur. Bu yaşam biçiminin temelini oluşturan önemli kavramlardan birisi uzlaşmadır. Bir anlamda demokrasi çatışmanın değil, uzlaşmanın adıdır.
Demokrasi bir yaşam biçimi, bir başka ifadeyle bir düşünce yapısı ve kültür olarak ele alındığında onun eğitiminin kanunlarla, yönetmeliklerle, zorlamalarla, bizde olduğu gibi bir takım derslerde konu olarak okutmakla ya da demokrasiyi sadece seçim olarak algılatacak olan küçük çocukların sınıf başkanlarını seçmeleriyle yapabilmek olanaklı değildir. Bunlar elbette gerekli ama yeterli değildir. Bir yaşam biçiminin öğrenilmesi, o yaşam biçiminin yaşanması ile olanaklıdır.
Demokrasi ve onun vazgeçilemez parçası olan insan hakları eğitiminde süreç içerikten daha çok önemlidir. Bu eğitim sürecinde bir takım bilgileri kazandırmak elbette önemlidir ancak, bazı sosyal becerilerin kazandırılması çok daha önemlidir. Bu sosyal beceriler insanların diğer insanlarla ve kurumlarla olan ilişkilerinde ortaya çıkar. Örneğin; insanlar birbirleriyle ilişkilerinde demokrat olabiliyor, hak ve özgürlüklerine saygı gösteriyor ve kendi hak ve özgürlüklerini savunup düşüncelerini açıklayabiliyorlarsa demokrasi eğitiminin ruhuna uygun bir takım sosyal becerilerin kazanıldığından söz edilebilir.
Demokrasi ve insan hakları, demokratik tutum ve davranışlara ile demokratik değerlere sahip, demokratik yollarda düşünen ve bunu davranışlarıyla gösteren bireylerle olanaklıdır. Bu bireylerin yetiştirilmesi sadece bir takım bilgilerin aktarılması ile değil, demokratik değerlerin yaşatılarak kazandırılmasından geçer. Bu bireylerin yetiştirilmesi için eğitim kurumları hangi özellikleri taşımalı ve insan hakları ve demokrasi eğitiminde hangi yöntem ve yaklaşımlar benimsenmelidir?
1- Öncelikle demokrasi ve insan hakları başta eğitim kurumları olmak üzere bütün kurumların havasına ve işleyişine sinmiş olmalı ve öğrenci hak, özgürlük ve adalet gibi kavramların okulda anlamlı ve değerli olduğunu ve bunların gereğinin yapıldığını görmelidir.
2- Okullar ve sınıflar birer açık toplum gibi düzenlenmeli ve öğrencilerin kendilerini ifade edebilmelerine azami dikkat gösterilmelidir.
3- Öğrencilere daha çok grup çalışmaları yaptırılmalı, farklı özelliklere sahip insanlarla birlikte çalışma, birlikte üretme alışkanlığı kazandırılmalıdır. Bu yolla öğrenci uzlaşmanın ve farklı olanlarla birlikte olabilmenin önemini öğrenebilecektir.
4- Öğrencilere araştırma becerisi kazandırmak için düzeylerine uygun araştırma görevleri verilmeli ve onlara sorun çözme becerisi kazandırılmalıdır. Araştırma bireye aklını kullanmayı, sorun çözme yaşam ile baş edebilmeyi öğretecektir.
5- Öğrenciler ilgileri doğrultusunda yönlendirilmeli, sorun çözmeye onların öncelikli sorunlarından başlanmalıdır.
6- İnsan hakları ve demokrasi eğitimi uygulama ve yaşantı ağırlıklı olmalıdır. Dolayısıyla bu amaçla yürütülen her türlü etkinlik demokrasinin ilke ve değerlerini içermelidir.
7- Hoşgörü, sorumluluk, dayanışma, hak bilinci, uzlaşma ve katılım gibi ilke ve değerler demokrasinin vazgeçilmezleridir. Bu ilke ve değerlerin kazandırılması konusunda örnek kişilerin yaşamlarının incelenmesi demokratik tutum ve değerlerin kazanılmasına katkı sağlayacaktır.
8- Eğitim her öğrencinin öğrenme hızına uygun, öğrenciye seçme olanağı verecek ve ona olabildiğince gözlem ve yapma, düşünme şansı tanıyacak biçimde düzenlenmelidir.
9- İnsan hakları ve demokrasi eğitiminde esas olan demokratik tutum ve değerlerin kazandırılmasıdır. Bunun için seçilecek yöntemler son derece önemlidir. Bu yöntem ve yaklaşımlar; tartışma, benzetim, öyküleme, gezi-gözlem, çeşitli sosyal etkinlikler, drama, rol yapma gibi eylem yanı ağır basanlardan tercih edilmelidir.
İnsan hakları ve demokrasi eğitimi, bireylerin günlük yaşamda kullanmaları gereken demokratik tutum ve davranışları kazandırmaya dönük olması gerektiğinden etkinlik ve öğrenci merkezli olmak zorundadır. Bireyler uygun sosyal becerileri ancak sergilediklerinde kazanabilirler. Bunun için uygun ortam ve koşulların sağlanması oldukça önemlidir. Hepsinden çok daha önemli olan ise ihsan hakları ve demokrasi eğitimi verecek olan eğitimcilerin demokratik tutum ve davranışlarıyla MODEL olabilmeleridir. DEMOKRASİ DİNLEYEREK DEĞİL, YAŞANILARAK VE YAŞATILARAK ÖĞRENİLİR.