Doğan’ın Yaşamdaki Amacı Nedir

Cansız ve canlı çevrenin etkileşimi sonunda ekosistem kavramı ortaya çıkar. Dünyamızın ilk oluşumundan günümüze ve sonsuza dek canlılara ev sahipliği yapacak olan çansız çevre hayatın devamı için esastır. Cansız çevreyi oluşturan unsurlar sürekli bir değişim ve dönüşüm içerisinde ancak bir denge halinde kalmayı sürdürürler. Dünya tarihine bakıldığında kendiliğinden oluşan geri dönüşümsüz reaksiyonların azda olsa meydana […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Aydınlanma, Atatürk, Türkiye

Hasan Aydın [1] Aydınlanma, Kant’ın meşhur söylemiyle, insanın kendi suçu ile düşmüş olduğu ergin olmama durumundan kurtulmasıdır. Ergin olmama durumu, insanın kendi aklını bir başkasının kılavuzluğuna başvurmaksızın kullanmayışıdır. Kant’a göre, bu ergin olmayışa insan kendi suçu ile düşmüştür; bunun nedeni insan aklının kendinde değil, aklını başkasının kılavuzluğu ve yardımı olmaksızın kullanma kararlılığını ve yürekliliğini gösteremeyen […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Eğitimin Sevgiye Yaslandırılması Gerekliliği

Her yakınlık sağlayıcı, geliştirici ve üretici edim, sevgiyle başlıyor, sevgiyle sürdürülüyor. Biyolojik ve toplumsal-ruhsal bir varlık olarak insan, yaşama ancak sevginin görkemiyle sağlam tutunabiliyor. İnsan, bilinçlenmeye, sağlıklı iletişime, iş ve güç birliğine, etkileşime, özgürlüğe, bağımsızlığa, hak ve hukuka, barışa, bilim ve sanata sevgiyle yöneldiğinde bunlarla özdeşleşebiliyor. Evrenin yaratılışında sevginin yeri Bir Yunan söylencesine göre başlangıçta, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Numanzade: Ben Kimim?

KAFKASYALI FİKİR ADAMI ÖMER FAİK NUMANZADE’NİN MİLLİYETÇİLİK ANLAYIŞI VE BİR MAKALESİ Yahya KEMALOĞLU [1] Çarlık Rusya’sı içerisinde geniş bir coğrafyaya dağılmış şekilde yaşayan Müslüman-Türkleri birleştiren ve milliyetçilik fikrinin doğmasına sebep olan unsurların başında, aynı dine, aynı ırka mensubiyetleri ve buna bağlı olarak aynı dili konuşmaları geliyordu. Bunlara ilave olarak matbuatın ve dil tartışmalarının da bu […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Kintsugi: Eşyaları Altınla Onarma

KİNTSUGİ: KIRILAN EŞYALARI ALTINLA ONARMA FELSEFESİ VE SANATI “Kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız:  Önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?”             -Irvin D. Yalom, Nietzsche Ağladığında “Küllerinden yeniden doğmak“ efsanevi bir kuşun hikayesidir. Farklı kültürlerde “Anka“, “Zümrüdüanka“, “Simurg” ya da “Phoenix” olarak adlandırılsa da ufak tefek farklılıkları olan bu hikayelerin hepsi aslında aynı şeyi anlatmaktadır. Yükseklerde, efsanevi […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Gürcistan’da Eğitim

Cavidan Veliyeva [1] Eğitim, bireyin doğumundan ölümüne süregiden bir olgu olduğundan ve politik, sosyal, kültürel ve bireysel boyutları aynı anda içinde bulundurduğundan tanımının yapılması aslında zor bir kavramdır. Eğitimi, bireylerin toplumun standartlarını, inançlarını ve yaşama yollarını kazanmasında etkili olan tüm sosyal süreçleri içeren, hayatta gerekli olan bilgi ve kabiliyetlerin sistematik bir şekilde aktarılması gibi özetleyebiliriz. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Aydın Karasüleymanoğlu ve Düşüncesi

Türk Edebiyatı ve Atabek Yurdunun önemli kalem ustalarından, yazar, şair, gazeteci ve toplum önderi Aydın Karasüleymanoğlu’nu 30 Ocak 2017’de kaybettik. Çoğu kişi onu “Aydın Baba” olarak biliyor ve öyle anıyordu. Vefatını öğrenince çok üzüldüm. Kaçınılmaz bir durum ama ölümün birikimli ve üretken insanlara, sırf insanlığın hayrına olsa bile, daha geç uğramasını dilerdim. İnsan adı anıldıkça […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Bir Aşkın Aşk Hikâyesi

İsa AĞIT[*] Adam durdu birden. Geri dönecek gibi oldu fakat vazgeçti ve yürümeye devam etti. Hava güneşli ama soğuktu. Denize karşı bir banka oturdu, sigarasını yaktı. Düşünceleri denizle beraber kabarıyor, kabarıyordu. Onu tekrar nasıl göreceğini düşünüyordu durmaksızın. Kalktı yerinden, evine doğru ilerlemeye başladı. Aşk mıydı bu hissettiği yoksa sadece hoşlantı mı? Zihnindeki soru hep aynıydı. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Savruk Düşünceler – 11

Çorap ve demokrasi Büyük meselelerle ilgileniyorum artık; çorap meselesi gibi.. İnsan kaynakları ve demokrasinin kalitesi açısından önemi büyük bir konu. Ayak numarama göre olanını aramaktan geçeli çok oldu, yırtık çorap meselem var. Güne güzel başlamamı engelliyor ve günüm kötü geçiyor… Biliyor musunuz, neredeyse yırtık olmayan çorabım hiç olmadı. Yenilerini yırtılmadan-yırtmadan ayağıma geçiremedim. Yeni çorapları açtığımda […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sartre’nin Felsefesinde İnsan Sorumluluğu

Hasan Hüseyin KARGIN[1] SÜREKLİ BİR OLUŞ HALİNDE OLAN VARLIK: İNSAN Sartre’a göre her nesnenin bir özü, bir de varlığı vardır. Öz, sürekli nitelikler topluluğu demektir. Varlık (ya da varoluş) ise dünyada etkin olarak bulunuş demektir. Çoğu kimseler özün önce, varoluşun sonra geldiğine inanırlar. Örneğin, bezelyeler bir bezelye düşüncesine göre yerden biter, yuvarlaklaşırlar. Bu düşünüş köklerini […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Kozmoloji: YARK Kuramı

Son Kozmolojik Gözlemler Işığında: YARK Kuramı Son Kozmolojik Gözlemler ve Deneyler Işığında Einstein’in Genel Göreliligi’ne Kıyasla, YARK (Yarman-Arik-Kholmetskii) Kuramı, UFO’lar Hakkında Fransız COMETA Raporu. İklim Değişikliği ve Güneşimiz’deki iç Hareketler Prof. Yeşim Öktem (İÜ), Prof. Baki Akkuş (İÜ), Prof. Tolga Yarman (T.C. Okan Üniversitesi), Prof. Metin Arık (BÜ), Prof. Alexander Kholmetskii (Belarusya Devlet Üniversitesi), Prof. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Immanuel Kant’ın Estetik Görüşü

Hasan Hüseyin KARGIN[1] GİRİŞ Kant (1724- 1804), eleştirel felsefesini üç temel yapıtta ortaya koyar. Saf Aklın Eleştirisi (1781), Pratik Aklın Eleştirisi (1788) ve Yargı Yetisinin Eleştirisi (1790). Kant’ın felsefesinin temel sorunları ve birbirleriyle olan ilişkileri, son yapıtı olan Yargı Yetisinin Eleştirisi bağlamında tartışılır. Kant’a göre üç akıl türü vardır:[2] Teorik( Kuramsal) akıl, Pratik( Uygulayıcı) akıl, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sen de

SEN DE Ulgar Dağı eteğinde boy veren Çiçeğine vurgun arım var sende Hastasına yaşlısına bir elzem Merhemlik sürülen balım var sende Türkülerin bende bir yarım ezgi Serin çaylarından akıyor rengi Ustadan çırağa sürüyor bengi Çekilecek ağır barım var sende Arsiyan’dan gelir bir keskin yelin Beyazlar içinde üşür bedenin Geceyi dondurur soğuk nefesin Sabah göverecek harım […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Duruk Eğitim

Sevgi Uzun [1] Günümüz eğitim sisteminin “yapılandırmacı eğitime” dayandığını haykırıyoruz her fırsatta. Yapılandırmacı eğitimin yetiştirdiği bireylerin düşünen, sorgulayan, eleştiren ve devrimci bireyler olmasını öngörüyor ve umuyoruz. Fakat unuttuğumuz bir nokta var ki sistemi bireylere aktaracak olan öğretmen ve adaylarının bu konuda yetersiz ve inançsız olması. Yapılandırmacı eğitimin ilkelerine inanmayan öğretmen ve adayları,sisteme inanıp yeterli birikim […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Suriyeliler ve Eğitim

Her gün haberlerde izlediğimiz ve artık sıradanlaşan bir konu Suriyeliler. Üç milyon civarında Suriyeli, ülkelerindeki iç savaştan kaçarak ülkemize sığındı. Bunların bir milyona yakını da maalesef okul çağındaki çocuklar… Bazen içimiz parçalanıyor bazen de kızıyoruz onlara. Biz de aynı duruma düşebilirdik diye anlamaya çalışıyoruz. Çoğu kişi rahatsız bu durumdan… Fakat yine de yaşadıklarını düşününce insanlığımızdan […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Müfettişlik Serüveni

Ötelerde bir yerlerde baharı özlemek… Daha güzel bir ülkenin hayalini kurmak. Dünya çapında iddiası olan ve kendinde ‘gördüğü zannettiği’ erdemi, doğruyu, hakkı, eşitliği kısacası adam gibi bir ülkede adam gibi bireylerin yaşadığı ve “herkese” adam gibi davranıldığı, asgari müştereklik üzerinde kardeş olunabildiği bir ülkenin heyecanını ve hayalini taşımak; sanırım divane çığırtkanlığı yapmak gibi bir şey… […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Öğretmen, Ekmek ve Kitap

Varoluş, insan sevgisi, bilim, ilerleme, düşünme ve öğretim hedeflerinin en genel ifadelerinden biri olarak öğrenmeyi öğrenme düsturu; daha iyi bir dünya ve gelecek adına zihinlerimize kazınmış durumdadır. Zekânın çeşitli boyutlarıyla incelenmesi ve eğitim öğretim faaliyetlerinin birden çok zekâ / yetenek türüne göre oluşturulması da uzun yıllardan beri üzerinde durulan bir husustur. Bir de ülkedeki tüm […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Eğitim ve Demokrasi

Eğitimin birey, aile ve toplum açısından beklenen en önemli işlevi değiştirici, dönüştürücü ve geliştirici olmasıdır. Bireyleri daha bilinçli, akılcı ve tutarlı bir tutum ve davranışa kavuşturmasıdır. İnsanları bencillikten, tembellikten, aymazlıktan kurtarmasıdır. Toplumsal yaşamda çalışkanlığın, üretkenliğin, barışın ve sevginin maya tutmasıdır. Yurt, bayrak, millet sevgisinin çoğaltılması ve yaşatılmasıdır. Yurttaşlık bilincinin, hukuka, ahlak kurallarına uymanın din ve […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Eğik El Yazısı Üzerine

Eğik el yazısı üzerine söylenmesi gerekenleri Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz net olarak söylemiş. Ne demiş bir dinleyelim sonra sorunun kökenini irdeleyelim: “Eğik yazıya geçersek evlatlarımız daha iyi düşünür, daha güzel yazar. Güzel yazı kişinin karakterini gösterir, çocuk üzerinde ayrı bir pozitif imaj bırakır. İyi bir şey güzel yazmak. Herkes hat yazamaz ama güzel hat […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Dürtü, İstek ve Sol Hareket

İnsanı harekete geçiren nedir? Dürtü ve istek insanı harekete geçirirler. Dürtü her insanın temel ve ilkel gereksinimlerini gidermek yönelimidir. Bir canlı olarak insanın yaşamını sürdürmek için elde etmesi gereken beslenme, üreme, korunma gibi etkenlere yönelik atılımları ya da saldırıları dürtüsel hareketlerdir. Dürtüyü aşamayan insan sadece varlığa yönelir bu da hem kendisine hem de çevresine zarar […]

Yazının devamı İçin tıklayınız