Teknoloji Tabanlı Dil Öğretimi ve Padlet

Giriş Gelişen ve değişen dünya, dil öğretim yöntem ve tekniklerini de etkiledi. En eski öğretim araçlarından biri olan ders kitabı hâlâ varlığını korurken artık tek başına yeterli olamamaktadır. Her neslin yetiştiği, büyüdüğü, büyümekte olduğu bir ortam vardır. Bu ortamda yetişen nesle hitap etmeyen ders araç ve gereçleri öğrenicileri derse karşı motive etmiyor hatta öğrencileri dersten […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sabircan Celil ile Röportaj

Dil, bir milleti millet yapan en önemli kavramdır. Dil aracılığıyla milletin kültürü, gelenek ve görenekleri kuşaktan kuşağa aktarılır. Bir milletin kültürünü devam ettirebilmesi için dile ihtiyaç duyulur. Dili en güzel şekilde ve tüm saklı incileriyle kullanabilen sanatçılar ise o millet için nadir bulunabilen bir elmastan daha değerlidir. Konu Ahıska Türklerinin kullandığı ağız olduğunda da bu […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Türk Gendini Taniyanda Ucadur

       TÜRK GENDİNİ TANİYANDA UCADUR Kremlin üstündəki ġırmızi yıldız Türk xalġının ġanıninan boyanmiş. Altmiş yilda şoranlara səpilən Xalqım bögün o ğəflətdən oyanmiş. *** Ġanlı Masǩvadan imdat omannar Çoxdan sahralarda başţaşi oldi. Çöllərə atılmiş lalələr kimi Ġürbəttə Vətənsiz gül kimi soldi. *** Yalvarıb yaxalmax yolumuz dəgül, Türk oğli Vətəni dilanamaz ki. Çalış, ġəhrət göstər, san gendan […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sınav Aflarının Zararları

Sınav Aflarının Eğitime ve Kuramsal Kültüre Zararları Bir reklamda “Her şeyi değiştirmek için bir şeyi değiştirmek gerekir.” deniliyordu. Evet, bir şey değiştiğinde, işin doğası gereği, peşinden gelen her olay ve durum da değişir. Eğitim sistemi yapısında olumsuz bir değişiklik yapıldığında, her şey koordineli bir şekilde bozulmaya başladığı hep yaşanmıştır.  Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından 2022 yılında, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Üniversite Sıralamasının Belirleyicileri

Dünyadaki Üniversite Sıralamasını Belirleyen Üniversite Ortamı ve Bünyesinde Barındırdığı İyi Yetişmiş Bilim İnsanı Sayısı mı?   Özet: Türkiye’deki üniversitelerin dünya sıralamalarındaki durumu ve genel analizi ele alınmaktadır. Türkiye’nin üniversiteleri, genel olarak dünya sıralamalarında geride kalmaktadır. Ancak birkaç üniversite iyi bir konumda yer alırken, çoğunluk geri planda kalmaktadır. QS ve Times Higher Education gibi kuruluşlar tarafından […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Türk Demokrasisinin Yolu Atatürkçü Düşüncedir

TÜRK DEMOKRASİSİNİN TEMELİ, ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE YOLUDUR! Prof. Dr. Özer Ozankaya ADD Kurucu Üyesi, 4. Gnl. Bşk. Türk düşünce yaşamına yön verici konumda ve etkinlikte bulunanlar, tarihi doğru okuyup doğru yazmayı ilke edinmenin demokratik yönetim için yaşamsal zorunluluğunun bilincinde olamadılar: En çok ses çıkaran sol söylem-ve-eylemciler de CHP yönetici kadroları da Mustafa Kemal Atatürk’ün bilim ve […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Türkofobinin Türkiyeli’leri

Türkofobi, Türk korkusu ve nefreti demektir. Türk’ü korkunun ve nefretin objesi yapan sosyal ve siyasal sürecin temelinde Haçlılardan kalma İslamofobi yani İslam korkusu ve nefreti vardır. Diğer bir nedeni ise, 300 yıl Müslüman olma sürecini, yarı gönüllü yarı gönülsüz sancılı bir şekilde yaşayan Türk’ün kendisini, 1060 yılından itibaren “İlay-ı Kelimetullah” (Allah’ın söz ve hükmünün yüceltilmesi)’a […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

“Devlet Türk’ün Ülke Yurttaşlarındır”

Etnik sorunları olan, bu sebepten kaynaklandığı ileri sürülen terör olayları yüzünden on binlerce yurttaşını kaybetmiş, milyarlarca dolar harcamış ve toplumsal dokusu tahrip edilmiş bir ülkeyiz. Bu sorundan da nasıl kurtulacağını araştıran pek çok kişi vardır. Birçok Avrupa ülkesi. 18. yüzyılda uluslaşma sürecini tamamlamış, yani etnik grupları bir potada eritip alaşım haline getirmiştir. Metalleri eritip karıştırmak […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Goethe: “Bir Dehanın Romanı”nı Eleştirel Okuma

Pulur Köy Enstitüsü ve Yavuz Selim İlköğretmen Okulu’nu çalışırken, Hasan Âli Yücel’e de Türkiye Cumhuriyeti’nin En önemli Milli Eğitim Bakanı başlığını açmış, yapıp ettiklerini yazmıştım. Bu süreçte, Bir Dehanın Romanı kitabını değerlendirmek için almıştım. Kitabı belli bir takvime yetiştirme programı nedeniyle 28.9.2018’de aldığım romanı 30.06.2023’te bitirdim. Goethe’yle yolum, “dil” ve “okuma anlama”, “yarat ey sanatçı” […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Devir Değişti

DEVİR DEĞİŞTİ Devir değişti bozuldu hesaplar, Artık bakır değil mutfakta kaplar. Dünyay’yı sanal iletişim sardı, Garip kaldı raflardaki kitaplar. Robotlar insan yerini alıyor, Yetişkin insanlar işsiz kalıyor. Hızlı bir rekabet hüküm sürüyor, Bilmem ki altın çağ mı geliyor. Gökte uydular füzeler uçuyor, Düşünenlerin uykusu kaçıyor. Terör baştan başa Dünya’yı sardı, Her tarafta her gün ölüm […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sığınmacılar ve Kültürel İntihar

Theodor Zeldin, Hayatın Gizli Hazları adlı yapıtında, işlediği konunun genelliği açısından sosyal intihar başlığıyla bir bölüm açar. Ama ben, Türkiye ölçeğine göre yazacağım için intihar kavramını kültürel intihar olarak sınırlandırdım. Nedeni şu: Türkiye, denetim zaafiyeti yüzünden yıllardır yabancı kaçakların akınına uğruyor. Çoğunluğu Ortadoğu’dan gelen kaçaklar/sığınmacılar Arapça konuşuyor ve Arap kültürünü bütün olumsuzluklarıyla birlikte ülkemize dayatıyor. Çoğu […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

İçimdeki Çocuk Öldü Ölecek

İÇİMDEKİ ÇOCUK ÖLDÜ ÖLECEK Selası verilmez namaz kılınmaz İçimdeki çocuk öldü ölecek Doktoru gelmedi ilaç bulunmaz İçimdeki çocuk öldü ölecek Aşk ile besledim umut ektirdim Tırnak ile deştim yürek söktürdüm Hakkın helal etsin fazla çektirdim İçimdeki çocuk öldü ölecek Bütün hayalleri kaldı tehirde Ne köyde yaşadı ne de şehirde Balığa özendi suda nehirde İçimdeki çocuk […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Akbelen Direnişi Basın Açıklaması-ÇÖED

Basına ve Kamuoyuna “Akbelen Direnişi” Açıklaması Yakan, yıkan, yok eden ve genişleyen yangınlar değil, sistemdir Yanıyoruz, kavruluyoruz. Bir kova suya muhtaç durumda olduğumuzu konuşurken Bodrum ve Milas’ı besleyen en önemli su havzasında bulunan Akbelen Ormanı’nda ağaçların, kömür ocağı yapmak için kesilmeye başlandığını öğreniyoruz. Geçtiğimiz yıllarda bölgedeki birçok orman alanı kömür elde etmek amacıyla Yeniköy ve Kemerköy […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ardanuçlu Âşık Efkari ile Söyleşi

ARDANUÇLU ÂŞIK EFKÂRİ İLE SÖYLEŞİ* Çorum İlköğretmen Okulunda öğretmenlik yaptığım yılların 1969’uydu. Öğretmenler odasında otururken, koridorda bir tanıdığımın benimle görüşmek istediği iletilmişti. Koridora çıktığımda, Âşık Efkâri ile karşılaştım. Ayaküstü, hoş beşten sonra öğretmenler odasına buyur ettim kendisini ve orada bulunan arkadaşlarla tanıştırdım. Edebiyat Öğretmeni Nesrin Kıhtır, Efkâri’yi ad olarak bildiğini söyledi. Âşık Efkâri, Artvin sınırlarını […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Bireysel Silahlanmaya Hayır (mı?)

Bireysel Silahlanmaya Hayır (mı?) Bizde eskiden her erkeğin kuşağında kılıç yarısı bir kama, her kadının tumanında da bir hançer bulunurmuş. 1930’larda bunları taşımak yasaklanmış. Hatta toplamışlar. İlçedeki demircilik ve bıçakçılık zanaati neredeyse bitmiş. Bıçak yapan birkaç usta da artık hobi tatmini yapıyor. Kama yasaklansa da bıçak ile tabanca taşıma geleneğini sürdürdük. Bizde bıçağı olmayan hiçbir […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ahıskalı Ömer Faik Numanzade’nin Matbuat Hayatı-29

AHISKALI ÖMER FAİK NUMANZADE’NİN MATBUAT HAYATI-XXIX[1] Dr. Rıdvan ÇİTİL[2] Hiç şüphesiz XXI. yüzyılda en önemli haberleşme ve iletişim araçlarının başında internet, sosyal medya, televizyon ve radyo yayınları, gazete ve dergiler gelmektedir. Üstelik günümüzde XX. yüzyıla göre haberleşme ve iletişim hem daha hızlı hem de daha güvenilir bir şekilde gerçekleşmektedir. Hâlbuki XIX. yüzyıl sonları ile XX. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Deprem Sonrası Yükseköğretimin Sorgulanması

Geniş alana yayılmış ve şiddeti yüksek deprem yarattığı tahribatın insan odaklı etkileri birçok yönden sorgulatmaktadır. Tabii öncelikle bütün yanlışları yapan kişilerin aldığı kararlar, yetersizlikler ve aldıkları eğitimin kalitesinin sorgulanması gelecekte benzer sorunları yaşamamak yararlı olacaktır. Öncelikle yaşananları anlamak ve sorunları çözmek için temel bilim ve teknoloji bilgisine sahip olmak gerekir. Bu bağlamda ülkenin bütünlüklü eğitimi, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sömürgeciliğin Türklüğü Anadolu’dan Silme Suikastı

ÇANAKKALE ZAFERİ: SÖMÜRGECİLİĞİN TÜRKLÜĞÜ ANADOLUDAN SİLME SUİKASTININ ÇÖKERTİLİŞİ Prof. Dr. Özer Ozankaya ADD Kurucu Üyesi, 4. Gnl. Bşk. 18 Mart 1915’te sömürgeci İngiltere, Anadolu’yu Türkün yurdu olmaktan çıkarma suikastının ilk girişimi olmak üzere savaş gemileriyle Boğazları geçme denemesi çökertilince, bütün sömürgelerinden topladığı askerlerle karadan saldırmaya geçmişti. Bu karadan saldırı da, genç bir subay olarak ilk […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Annemden Öğrendiklerim

Üretici Annemin Yaşamı ve Ondan Öğrendiklerim Yunus Emre “Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil” der. Orhan Veli Kanık’ın, Sakın Şaşırma şiirinde belirttiği “Ölüm Allah’ın emri, ayrılık olmasaydı” dizelerinde belirtiği ayrılık duygusu aklımdan çıkmıyordu. Daha iki gün önce kabrini ziyaret ettiğimde zihnimde, “annemi kaybetmedim, çocukluğumun şekillenmesindeki akıl hocamı kaybettim” diye düşündüm. Ölümünden iki hafta sonra […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Dijital Bölünme

Dijital Bölünme Toplumlar çeşitli etkenlerle bölünür, saf tutarlar. Sağlı-sollu, köylü-şehirli, gelenekçi-modern… Bilişim toplumuna geçeli beri yeni bir bölünme ortaya çıktı. İnternete erişip bilgi-bilişim eyleyenler ve eyleyemeyenler. Akıllı telefon kullanarak bilgiye erişenler sosyal medya ve diğer bilgiye erişim olanaklarına sahip oldukları için gelişmeleri hızlı izlemek, hızla refleks göstermek ve tavır almak olanağına sahiptirler. Erişemeyenler ise adeta […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Etnopedagoji Notları – 7

İlgi, bilgi, marifet, hikmet ve iltifat… Türkiye’de uluslararası kitap deyince uluslararası saygınlığı olan, mümkünse yabancı bir ülkede yayınlanan kitap akla geliyor. Bir de değişik uluslardan bir kadronun bir araya gelerek/getirilerek yayınlandığı kitaplar var. Bu kitabımız hem değişik uluslardan yazarların emeği hem de uluslararası saygınlığı olan bir yayınevinin yayını olarak önemlidir. İçeriğine zaten güveniyoruz. Kaldı ki, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Kitap İnceleme: Etnoandragoji

“Halk Ozanları Bağlamında Etnoandragoji” adlı Kitabın İncelenmesi  Giriş Günümüzde eğitim anlayışı çoğunlukla okul ile bağdaştırılan bir olgudur. Ancak eğitim bilimcilere göre “asıl eğitim kurumu, aile ve toplumdur”. Bunun yanında bir toplumun sadece çocukları eğittiğini düşünmek de gerçekçi bir yaklaşım olmaz. İnsan, informal yollarla hayatı boyunca eğitim alır ve gelişimini sürdürür. Toplumun eğitimsel amaçlarından birisi de […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ġürbətlərdə Geçan Ömür (Hekiya)

 Ġürbəttə can vermiş Axısxalıların xatırasına. Polat, Sır-Dəriya’nın Çkalov kövündə esgi bir əvin ögündəki isǩamlidə oturub dərin xayallara getmişdi. Qapida iki yil əvvəl əvlənduği 20 yaşlarındaki ġarısi Cəmilə ġapi-bacay topliiyer, bir yaşındaki oğli Dəmür ağacın kölgəsindəki asma beşikdə yatiyerdi. Tozli yoldan gələn səs-küy oni fikirdan ayırdi. Üş-dört nəfər Axısxali orta yaşli adam nayisa o yillara xas […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Bir Kavram Farklılaşması: Şeref ve Onur

  İnsan doğar, yaşar ve ölür. Bu doğum motifiyle başlayıp ölüm motifiyle sonlanan yaşam sürecinde insanoğlu bir yere ait olma ihtiyacı duymaya başlar. Pekâlâ bunun beraberinde aile kurma, yönetme, topluma dahil olma arzusu da gelir. Karşılıklı görevler belirleyen, kurallar oluşturan ve uygulayan ideal toplumun sadakat temeli üzerine kurulması istenir. Kurallarıyla, görevleriyle, yapısıyla, sadakat olgusuyla sağlam […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sesini Dinlet (şiir)

SƏSİNİ DİNLƏT   Ağlayıp sızlamax yolumuz dəgül, Ġaldur san səsini gögləri inlət. “Ġaytarın, ġaytarın Vətəni”, -deyip, Pasli-sağır ġulaxlari san çinlət. *** Duva, nəzir-niyaz ölənnər üçün, Vətəni dirilar alacax bir gün. Onlari səsləyip Axısxay düşün, Hayġır Vətən diya səsini dinlət. *** Vətən, bir gün sana ġavuşacağım, Bu yoldan heç vaxıt bən osanmadım, Ġürbəttə ölsəm də ulaşacağım, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Aydınlanma Sürecinin Birincil Emekçisi

Giriş Aydınlanma, sanattan siyasete, felsefeden bilime dek her alanda en son karar organı ve en sağlıklı bilgi kaynağı olarak insan aklını temel alan düşünce ve yaklaşımlardan yararlanarak toplumda bilimi, tekniği ve sanatı geliştirmekle sağlanıyor. Yakın tarihimizde ülkemizde aydınlanmayı Kurtuluş Savaşını zaferle taçlandıran ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran; dünya uluslarının, önünde saygıyla eğildikleri, çağının ruh sağlığı en […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Kars’ta Anıtlar

Aleksandr Nevski ve Kars Eğitim uzmanları ders kitaplarına o kadar çok şey sığdırır ki, onu ancak başka bir uzman görüp anlamlandırabilir. Tarih eğitimi üzerine çalışan değerli dostum Prof. Dr. Özgür Aktaş son zamanlarda farklı ülkelerin ders kitaplarını inceliyor. Bu arada Rus tarih kitaplarına da bakmış, yazmış. Makalesinden bir resim dikkatimi çekti. Ruslar henüz kabile-prenslik iken, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Deprem, Uzaktan Eğitimin Gerekçesi Olmamalı

Üniversite Eğitimi Deprem Nedeniyle Uzaktan Eğitim İle Olmamalı. 7.8 Milyon Üniversiteli öğrencinin geleceğini heba etmeyelim Cumhurbaşkanı tarafından yapılan açıklamada üniversitelerde uzaktan eğitime geçildiği ve üniversitelerin tatil edildiği açıklandı. Sanırım tatil ile online eğitim kastediliyor. Üniversiteler 24 saat açık araştırma ve eğitim kurumlarıdır. Kim bu öneriyi geliştirdi bilinmiyor, ancak Sayın Cumhurbaşkanı elindeki kâğıttan okuduğuna göre bir […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Öz Terapinin Böylesi-2

Öz Terapinin Böylesi-2 (Bir Okurundan Binnur Yeşilyaprak’a Açık Mektup) Rasim BAKIRCIOĞLU   Değerli Yeşilyaprak! İnsanın türlü hallerini kendi derinliklerinizde saklı sorunlardan yola çıkarak görmemizi sağlayan Öz Terapi adlı yapıtınız üstüne duygu ve düşüncelerimi bu kez, size seslenerek yazmak istiyorum. Kitabınızı ikinci kez okuduğumda, yeni birtakım insan gerçekliklerini daha algılama olanağını buldum. Yapıtınız aracılığıyla akıl almaz […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ukrayna’dan Vatan Türkiye’ye

Savaş nedir? Savaş, ölüm, acı ve gözyaşı demektir. Savaş, insanların doğup büyüdüğü, acı-tatlı günlerinin yaşandığı evinden ayrılmak zorunda kaldığı çaresizlik demektir. Savaş, gurbet yollarına düşüp göç edilen topraklarda “yabancı” olarak yaşamak zorunda bırakılmak demektir. Ne yazık ki dünyanın pek çok yerinde savaşlar yaşanmaktadır. Onlarca, binlerce, milyonlarca insan evlerinden ayrılmak zorunda kalmakta ve başka bir ülkelerde […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Adımız Ensar Değil, Türk Milletidir*

İnsanlık tarihi, insanı anlatan ve öznesi olduğu bir insanlık öyküsüdür. Bugünü yaşarken dündeki hikâyemize, bütün insanlık ailesi olarak geçmişimize bakarız. Hatalar, doğrular, yanlışlar, devrimler, felaketler, zaferler… her ne varsa insanlık öyküsünün tarihsel süreç içindeki en önemli olaylarına dönüp bakar, dersler çıkarırız. Dinlerin tarihi de tarih biliminin bir parçasıdır. Tarih biliminin ilkeleri, yasaları ve doğurduğu sonuçlar […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

2023’e Geçerken Çözüm Arayışları

Birkaç gündür hepimiz birbirimiz yeni yılını iyilik temennilerinde bulunarak kutluyoruz. Öncelikle sevgi, saygı, sağlık, huzur ve mutluluk diliyoruz birbirimize. Geleceğimizi hep beraber sağlıklı, mutlu ve güzel görmek istediğimizi belirtiyoruz. Bir bilincin sonucu olarak gelecek kurgulanır. Bu bağlamda yeni bir başlangıç, organize olmak, muhasebe yapmakta çok güzel. Yılın son gecesi aile, eş dost bir araya gelmek […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Atatürk’ün Türk Ulusuna Aşkı

ATATÜRK’ÜN TÜRK ULUSUNA OLAN TOPLUMBİLİMSEL TEMELLİ BİLİNÇLİ ÂŞKI, DEMOKRASİMİZ İÇİN SAĞLAM BİR ORTAK PAYDA DEĞERİNDEDİR! Prof. Dr. Özer Ozankaya ADD Kurucu Üyesi, 4. Gnl. Bşk. Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm yaşamı boyunca önderliğine koyulmuş olduğu Türk ulusuna “âşık” olduğunu biliyoruz. “Özgürlük ve bağımsızlık benim özyapımdır. Ben ulusumun ve en büyük atalarımın en değerli mirasından olan bağımsızlık […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Gıda Güvencesi Güvende mi?

Artan nüfus artışının yaratığı gıda talebinin toprak üzerinde yaratığı baskı, iklim değişimlerinin tarımsal üzerim üzerindeki olumsuz etkisi, Covid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi birkaç etken tarım ve gıdanın önemini bir anda bütün dünyada hissettirir oldu. Dünyanın jeopolitiği yüksek coğrafyasında yer alan ve insanlığın ilk defa tarım yapmaya başladığı bu topraklarda gıda arz güvencesi ve güvenliğinin […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Eğitişimci Dr. İkram Çınar’la Eğitim Söyleşisi

Değerli Hocam; eğitim bilimleri, mankurtlaştırma, etnopedagoji, bilgi yönetimi, öğrenci kulüpleri, Ahıska ve Atabek Yurdu jeokültürü üzerine yaptığınız bilimsel çalışmalarınızla bu alanlardaki çok önemli eksikleri tamamlıyorsunuz. Bu önemli konular üzerine çalışma yapan İkram Çınar kimdir? Sizi, söyleşimize başlamadan önce tanıyabilir miyiz? Söyleyince fark ettim; çok geniş bir alanda dolaşmışım. Kendimce artılarım ve eksilerim buradan kaynaklanıyor olabilir. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

e-Twinning Uygulamaları ve Eğitime Yansımaları

Derya FARIMAZ CENGİL Prof.Dr. Celal Teyyar UĞURLU   Giriş Öğrenme insanların yaşantıları sonucu davranışlarında meydana gelen değişiklikler (Fidan, 1985) olarak ifade edilebilir. Öğrenme insanların kendilerine yaptıkları en iyi yatırımdır. Bu yatırım sayesinde kendimizi daha iyi eğitir ve hayatta karşılaştığımız sorunlara daha kolay çözümler bulabiliriz. Öğrenme yollarından bazıları daha etkilidir ve iyi sonuçlara ulaşılabilir. Günümüz eğitim […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sahipsiz Mezarlar

Murat’gil dört kardeşti. Babaları yoktu. Hepsi bir yerde yaşıyordu. Gelinler anlaşamadığı için Murat’ın ailesi ayrılmak zorunda kaldı. İnekler için kullandıkları ahırın bir tarafını Murat temizledi. Bu ahır onlar için hem ev hem de inekler için ahır oldu. Sildiler, temizlediler gerekli eşyalarla donattılar. Bir köşede kendileri, diğer bir köşede de inekler kalıyordu. Beş can burada yaşamağa […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Dil Bayramımız Kutlu Olsun

I. Türk Dili Kurultayı’nın toplandığı 1932 yılının 26 Eylül gününü Dil Bayramımız olarak kutlarız. Mustafa Kemal, bundan 92 yıl önce, 2 Eylül 1930 günü, dil ve Türk dili konusunda şunları yazmıştı: “Ulusal duygu ile dil arasındaki bağ çok güçlüdür. Dilin ulusal ve zengin olması ulusluk duygusunun gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

“Öz Terapi”nin Böylesi-1

Yürekli bir uzmanın, iç yolculuğa çıkarak gerçekleştirdiği öz sağaltımını duru ve akıcı bir Türkçeyle kaleme aldığı, roman tadında bir yapıtı var önümde. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Uzmanı Profesör Dr. Binnur Yeşilyaprak’ın Nobel Akademik Yayıncılık Kültür dizisinden çıkan Öz Terapi’sinden söz ediyorum. Dış dünya yolculuklarına çıkıp istediğimiz gibi ve istediğimiz kadar gezmek, dolaşmak, incelemeler, araştırmalar yapmak […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Savruk Düşünceler – 25

Kargalar ve Bülbüller Bilgeler uyarmış: “Kargaların çok olduğu yerde bülbüller susar.” Bilindiği gibi ikisi de kuştur, ikisi de öterek ses çıkarır. Seslerinin kendi kulaklarına nasıl geldiği bilinmez ama biz insanlar karga seslerini kaba, çirkin, ritmsiz, melodisiz bir kakafoni olarak algılarız. Bülbülün sesi ise güzeldir ve onu dinlerken ses bizi güzeltir, mest oluruz. Doğada gözlemlenen bir […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Atatürk’ün Eğitim Devrimi John Dewey’nin Eğitim Kuramıyla Ne Ölçüde Örtüşüyor?

Dünya çapında ünlü bir filozof ve eğitim düşünürü olan John Dewey (1859-1952), araççılık ya da deneyselcilik adını verdiği, dünyanın en kapsamlı eğitim kuramını geliştiriyor. Araççılık, pragmacılık (pragmatism), adıyla anılan görüşlerin en geliştirilmiş biçimi ve en sistemli olanıdır. Onun kuramı, yalnızca yurttaşı olduğu Amerika Birleşik Devletleri’nin değil; Türkiye’nin ve dünyadaki pek çok ülkenin eğitimini ve eğitimcisini […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Havas Dili -Avam Dili

Eski medrese ve onun etkisinde kalan sarayla yüksek katlara bağlı çevreler, Türk toplumunu ikiye bölmüştü. Havas-avam! Havas kendileriydi. Avam da halk yığınları. Oysa, seçkin ve ünlü bilginler yetiştiren medresede yirmi yıl dirsek çürüttüğü halde Arapçada “nahiv”den “kafiye”ye çıkabilmek şöyle dursun, “avamil” ve “izhar”ı bile sökemeyen mollalar çoktu. Yüksek çevreleri ise, bilgisiz, asalak kişiler kaplamıştı. Vezirler […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Herkesin Evi Barkı Olsun” Talebi Neden Gerçekleşmedi?

İnsanın gibi temel ihtiyacı olan gıdasını sağladıktan sonra isteyeceği en önemli talebi başını sokacağı bir evin olmasıdır. Her canlı kendini güvenceye almak için koruma içgüdüsü ile kendine bir barınak yapar. İnsan için barınma ev sahibi olma isteği temel bir taleptir. İnsanın insan olması sürecinin ilk aşamasını muhtemelen yerleşik düzene geçmesi gösteriliyor. En azından Göbekli Tepe […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yapısal Sorunlarla Boğuşan Üniversitelerde Acil Reformlara İhtiyaç Var

Üniversite öğrencinin beynine format atan değil, özgür düşünme becerisini kazandıran kurumdur. Üniversitede Nitelikli Eğitimin Koşulları Mevut mu? Çoğunluğu son 30 yılda alt yapısı ve akademik kadrosu hazırlanmadan kurulmuş olan üniversitelerimiz 2022-2023 öğretim yılına yine çok ciddi sorunlar ile başlamaktadır. Türkiye’de 129’u devlet, 75’i Vakıf ve 4 Vakıf MYO ile toplamda 207 üniversitede 183.592 öğretim elemanı […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Gönülden Dile Dökülen Vatan Nağmesi

Sürgün denilince en başta vatan gelir insanın aklına. Ardından azap dolu sürgün yolculuğu, ölüm, karanlık günler, belirsizlik… Öz vatanlarına bir gün dönebilme umuduyla yaşayan Ahıska Türklerinin sürgün acısı, aradan geçen 78 yıla rağmen yüreklerinde hâlâ taptaze duruyor. “Mal meledi, tavar meledi, it uludi, anam ağladi…” diyen Ahıska Türkleri… 78 yıl öncesinde yaşanan ortak bir acının […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Türklüğü Hor Görenler ve Türk Diline İhanet Edenler

Göktürklerin Orhun yazıtlarında, Uygurların bıraktığı türlü belgelerde, Müslümanlığın kabulünden sonra da Türklerin meydana getirdikleri ilk ürünlerde, Türk olmanın verdiği gurur açıkça görülür. Türk ulusu varlığını değerlendirmekte, kendine inanıp gücüne güvenmektedir. Ne olduysa bundan sonra oldu. Türk ulusunun talihi üzerinde birbirine karşıt iki yel esti. Biri uğurlu idi. Türklere genişleme ve yükselme yollarını açıyor, ilerisi için […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Bir Osmanlı Çocuğunun Türkçe Öğrenimi

Ortaokuldan beri Türkçenin sadeleştirilmesi gerektiği bilincine, çeşitli etkenlerle, yavaş yavaş da olsa varmış bulunuyoruz. Bizi bu bilince götüren etkenleri burada anlatmak istiyorum. Bunlar gerçekte benim kendimin değil, Osmanlı devriminin Türkçe öğretimindeki metodlarla ilgili dönemin hikâyesidir. Hacı Fazlı Efendi Yıl 1913. Çorum İdadîsinin birinci sınıfındayım. Rüştiyede (yani ilkokulun üç yıllık ikinci bölümünde), imtihanla iki sınıf yukarı […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yaşamı Anlamlı Kılma Üstüne

Geçmişte, bir uzaktan söyleşide “bana göre yaşamın anlamının ne olduğu” sorulmuştu. “Yaşamın anlamı ne ola ki?”, “Yaşamı nasıl anlamlı kılabiliriz acaba?” diye düşündüğüm zaman belleğimde, bilim çevrelerince de benimsenip onaylanmış çok sayıda kişilik kuramı canlanmıştı. Soruya ilişkin düşüncemi, onlardan birkaçının ortaya koyduğu bilgi ve bulgulara gönderme yaparak belirtmiştim. Yaşamı anlamlı kılma konusuna ilişkin görüşümü bu […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sınavlara Olan Güven Kaybolursa Geleceğe Olan Güvenimiz de Kaybolur

Uzun zamandır ÖSYM merkezi ve diğer kamu kurumları tarafından düzenlenen sınavlara ait soruların çalındığı veya bazılarının bazı sınav sorularından önceden haberdar olduğu sıkça belirtiliyor. Şu ana kadar bütün kamu alanlarını ilgilendiren ve devletin güvencesi altında olan birçok sınavın sorularının çalındığı iddiaları hep konuşulurdu ve çoğunun da 15 Temmuz darbe girişimi sonrası doğru çıktığı belirtildi. Ek […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ruh Sağlıklı Kişi Neler Yapıyor?

“Ruh sağlığı” sözüyle kısaca akıl ve duygu sağlığını anlatıyoruz. Günümüzde bedensel hastalıklar kadar da ruhsal bozukluklarla karşılaşıyoruz. Dahası, kimi kez beden sağlığı için de temel oluşturabiliyor, ruh sağlığı. Dinamik psikolojide ruh sağlığı, “aklın ilkelerini izleyerek haz ilkesinden gerçeklik ilkesine geçerek mutlu olmak ve mutlu etmek amacıyla yaşama” olarak tanımlanıyor. Ruhsal yönden sağlıklı olan kişinin sahip […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Çehov’un Altıncı Koğuş Öyküsü Üzerine

1860 yılının Ocak ayında Rusya’nın Taganrog şehrinde dünyaya gözlerini açan Anton Çehov, oyun ve kısa öykü yazarı olarak tüm edebiyat çevrelerine kendini tanıtmıştır. Rus edebiyatının en önemli edebiyatçılarından sayılan yazar, durum öykücülüğün (Çehov tarzı) kurucusu olarak bilinmektedir. Eserlerinde realizm akımının güçlü etkisi hissedilse de empresyonizm ve sembolizmden de yararlanır. Çehov’un tarzı üzerine yorum yapanların çoğu, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Soykırım Girişimi: Ermenilere Karşı mı, Türklere Karşı mı?

Yaklaşık 40 yıldan beri, birçok Batılı hükümet, Osmanlı Devleti’nin son döneminde Doğu ve Güney Anadolu’da özellikle Rusya, İngiltere, Fransa ve Amerika’nın kışkırttığı Ermeni – Türk kanlı kavgalarından Türk ulusunu ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni sorumlu tutmak, üstelik bunu “Ermenilere karşı soykırım„ gibi sunmak haksızlığını, Türk diplomatlarına yöneltilen ASALA terör cinayetlerini bile görmezlikten gelme ahlaksızlığını sergileyegelmektedirler. Nesnellik […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Bazı Gözlemler ve Kısaca Görüşler

İKİNCİ CUMHURİYETÇİLİK Bilindiği gibi Atatürk Cumhuriyeti’ne 1980’lerden başlayan “İkinci Cumhuriyetçi” saldırısının sloganı, “Cumhuriyet demokrasi değildir; Atatürk cumhuriyet kurdu, demokrasi kurmadı” sloganıdır. Ne yazık ki Cumhuriyeti kuran Atatürk’ün partisi CHP’nin Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçtaroğlu bu sloganı “Cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandıracağız” biçiminde sürdürmektedir. Oysa söz konusu söylemi başlatan 2. Cumhuriyetçi saldırının amacı, Atatürk’ün Türk Gençliğine en önemli […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Hatırlarım Babamı…

  Elini cebine atınca, hiç bitmezdi parası Konu komşu ile de, hep iyiydi arası Kabın kaşığın da, aldırırdı darası Nerede bir kasketli görsem, hatırlarım babamı Elindeki sigaraya, dünyalık keyif derdi Dik tutardı başını, hep düz yolda giderdi Yarınlara güvenir, Allah kerimdir derdi Nerde bir kasketli görsem hatırlarım babamı Zenginler selam verir, fakirler baba derdi Cuma […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yeşil Kuşak Projesi

  Birinci Dünya Savaşı, korkunç yıkımlara yol açmış, insanlığı sarsmıştı. Irkçılık ve mezhepçilik yüzünden herkes, her yerde saldırı tehdidinde ve diken üstünde duruyordu. Aydınlar insanlık için çareler ararken sosyalizm bir umut olarak öne çıktı. Her sorunu çözebilecek reçetelerinin olduğunu söylüyorlardı. Kâğıt üzerinde iyi görünüyordu. İnsanlığı sosyalizm kurtarabilirdi! *** Rusya’da devrim olmuştu. Demek ki iktidarı elde […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ahıska’ya Hasret

   GÖTÜR Ya Allahım, bir gün bəni Vətənimə al da, götür. Bu ġürbətin ġucağından Bir anluğa çal da, götür.           *** Gögərçinlər ġanadında; Peygəmbərin Bürağında; Ya bir ari t̆ot̆ağında Şanalanmış p̌alda götür.                   *** Yandım ġürbətin ġorunda, Gizlət bəni öz nurunda, Axır zamanın Surunda Nəğmə kimi çal da, götür.               *** Puvarların şır-şırası, Ġulağımda çinlər səsi, İlk […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Köy Enstitüleri

KÖY ENSTİTÜLERİ ATATÜRK’ÜN UYGARLIK TASARIMININ AYRILMAZ BÖLÜMÜDÜR VE 17 ŞUBAT 1923 İZMİR İKTİSAT KONGRESİ’NDE BAŞLATILIR! Prof. Dr. Özer Ozankaya ADD Kurucu Üyesi, 4. Genel Başkanı Köy Enstitülerinin kuruluş yıldönümünü kutlama tarihi olarak 17 Nisan 1940’ın seçilmiş olması, bu devrimsel demokratik eğitim atılımının tümüyle insanlığa örnek bir uygarlık tasarımı değerindeki Türk Devriminin bütüncül bir parçası olduğu […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ulusal Egemenlik: Bağımsızlık ve Özgürlük Sağlayan Tek Yönetim Düzeni

ULUSAL EGEMENLİK: BAĞIMSIZLIK VE ÖZGÜRLÜK SAĞLAYAN TEK YÖNETİM DÜZENİ! Prof. Dr. Özer Ozankaya ADD Kurucu Üyesi, 4. Gnl. Bşk. Ulusal Egemenlik Bayrağının en yüce gönderi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni, 102. kuruluş yıldönümünde, ancak birlikte var olabilen hem ulusal bağımsızlığımızın, hem de yurttaş hak ve özgürlüklerimizin kurucusu, kurtarıcısı ve bir daha kurtulmak zorunluğuna düşmemelerinin güvencesi olarak […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yerel Dilimizin Anlam Zenginliği

      Eğitişim Dergisinin Ekim 2021 tarihli 72. sayısındaki “Geleneksel Söz Varlığımız” başlıklı yazımda, arkadaşım Nuri ile gerçekleştirdiğimiz düşsel söyleşiden bir kesit sunmuştum. O söyleşide, çok uzaklardaki acı-tatlı çocukluk yaşantılarımızla biçimlenip belleğimize sinen söz varlığımızdan örnekler vermiştik. Onlar, her kuşakta biraz daha gürleşip gürbüzleşerek yüzyıllar öncesinden Artvin yereline ulaşan; özellikle de Ardanuç ilçesine bağlı Aşağı Irmaklar […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ahıskalı Gülperi Gelin-2

Tarihimizin, vatanı için canını hiçe sayan, ünlenmiş Türk kadınlarının kahramanlıklarıyla dolu olduğunu biliyoruz. Bir de bu ülkede, evlerinden yurtlarından, eşleri, oğulları boğazlanmış, kurşunlanarak öldürülmüş, kadınına kızına tecavüz edilerek, göçe zorlanmış Ahıskalı Türk kadınlarının hikâyeleriyle var. Ne yazık ki, çoğu dilden dile anlatılsa da unutulmuştur. Ben ise annemden duyduğum kadarıyla büyük büyük nenem Gülperi’nin hikâyesinin bazı […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Finlandiya’da Okula Başlarken

                                          FİNLANDİYA’DA OKULA BAŞLARKEN Gamze Koni [1] Finlandiya eğitim sistemi, dünyayı kendisine hayran bıraktıran sistemlerden biri. Finlandiya’daki eğitim sistemini bu kadar farklı kılan ve onun başarılı olmasını sağlayan ne? Burayı öven, eğitimini ulaşılmaz bir sistem gibi anlatan birçok farklı yazı okudum; değerlendirme yazıları, gezi yazıları, incelemeler… Kendi ülkemiz adına, bu sistem gerçekten ulaşılmaz bir sistem […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yaşamak Üstüne

                           Yaşamak üstüne sayısız yazılan yazılara ve mısralarına küskün onlarca şiire inat sayısız cümle kalıplarının içinde kol kola yürüyoruz. Bir, o bizi öteki sayıyor, bir biz, hayatı. “Yaşamak” ne muazzam ve ne kadar büyüleyici bir sanat oysaki. Herkes, bu çok renkli sanatın içinde kendine bir ton uydurma derdinde, kendi rengini arayanların işi ise anlatılamayacak kadar […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Din Eğitiminde Gelişmeler Üzerine

Sunuş Aşağıdaki yazı 1977 yılında tarihçi ve eğitimci yazar Yaşar Çağlayan tarafından yazılmış ve “Yeni Toplum” adlı dergide yayınlanmıştır. Yazar hakkında kısa bir yaşam öyküsünü dipnotta bulacaksınız. Yazının tekrar yayınlanmasının nedeni yazarını anmak olduğu kadar, 70’li yıllarda konuya bakış açısını da yansıtmaktır. Yazı, olduğu gibi aktarılmıştır. (İkram Çınar)   Tanzimattan bu yana laik dünya görüşü […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Nizami Adlı Okean

                                      YAZİYERİM Yazdım, varax ataşlandi, Yüregimə yaziyerim. Sətirləri göz yaşiynan, İnci kimi düziyerim. Qolay dəgül ömür yoli, Dərd içürdi, boli-boli, Mürəkkəbim qanla doli, Hücrələrə sıziyerim. Zəhər qatar bil aşına, Nələr gətürməz başına? Sözləri səbir daşına Ağır-ağır qazıyerim. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Nizami’nin Dünyada İzi

NİZAMİ’NİN DÜNYADA İZİ Bengül BİROĞLU ŞAHBAZ[1] İ. Işıl. GILIÇ[2] “Çalış öz xalqının işinə yara, Giysin əməlinlə dünya zərxara” Genceli Nizami, yüzyıllar öncesinden bizlere şöyle sesleniyor: “Çalış, kendi halkına faydalı ol; senin gayretinle dünya altından ipek giyinsin.” Bu yazıda yukarıdaki gibi ilham veren pek çok beytin yazarı, Azerbaycan’ın Yunus Emre’si “Genceli Nizami”yi dünyaya tanıtmayı hedefleyen, Azerbaycan’dan […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Çağdaş Milliyetçilik Feodal Irkçılığa Karşı

İkisi, birbirinden çok ayrı iki dünyayı anlatır. Feodal ırkçılık, nesnelleştirme adı altında nesneleştirme yolundadır. Oysa nesnellik tam olarak bilimin hedefidir. Kesinleştirilmiş ve örgütlü bilgi olarak bilim, herkesçe kabul edilen; öznel düşünce ve kanaatlere göre değişmeyen somut kanıtlarla hareket eder. Ancak bilimin yerine bilimin ideolojisi geçerse, nesneleştirme başlamış demektir. Nesnellik arayışı fizik, kimya, tıp, biyoloji ve […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Genceli Nizami’den Oğluna Öğüt

Genceli Nizami, Türkiye’de hak ettiği kadar tanınmayan Azerbaycan Türk’ü bir düşünür ve şairdir. Mevlâna Celaleddin Rumi türü şair-filozof bir kalem ustasıdır. Öykülerini edebiyatın şiir türünü kullanarak anlatmıştır. Nizami, şiirlerini Fars dilinde yazmak zorunda kalmıştır. Bunu, şiirlerini takdim ettiği Şirvan şahının isteği üzerine yaptığını belirtir. O dönemde yazı ve şiirleri Farsça veya Arapça yazma eğilimi de […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Öncelikli Sorun: Yetkin Öğretmeni Yetiştirmek

1997 yılında gerçekleştirilen yeni yapılandırma ile beklenen çağın çağdaşı eğitimi yetkinlikle uygulayacak öğretmeni yetiştirmede eğitim fakültelerinin yaya kaldığı anlaşılıyor. “Akademik düzeyde öğretmen yetiştireceğiz.” derken, bu konudaki geçmiş deneyim ve birikimlerin bile çarçur edildiği, pek çok kez söylendi ve yazıldı. Daha da önemlisi, 2005’te Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi; 2006’da da Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), eğitim […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Emekli Öğretim Üyelerinden Yararlanma

  Dünyanın en pahalı ve zor yetişen birikimli ve donanımlı insanlarından yararlanmamak israftır. Bilim insanlığı aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Merak, öğrenme ve öğrendiğini içinde yaşadığı toplum ve insanlığa hizmet için sunmak olan bilim insanlığı özel bir yaşam biçimidir. Bilim insanı yaşam biçimi, hiçbir para, makam ve mevki beklentisi olmayan, zaman mekânı olmaksızın sürekli insan […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

“Masallar Bize Ne Anlatır”

Bu soru cümlesi Yücel Feyzioğlu’nun yazdığı bir kitabın adıdır. İlk yayınlandığında tam da bu soruya yanıt arıyordum. İlaç niyetine almıştım ve nitekim ilaç gibi geldi. Bir hayli yararlandım. Yeni baskısı yapılmış, daha bir güzeltilmiş. Okulsuz zamanların müfredatı folklorun içindeydi. Folklor, yani halk bilimi… Halkın geleneklerini, masallarını, hikâyelerini ve inanışlarını inceleyen bilim… Folklor, etnopedagojinin en önemli […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Dr. Tayfun Atmaca ile Ahıska Türk Edebiyatı Üzerine

   Başlarken Bir edebiyat eseri ait olduğu toplumdan ve içinde bulunulan zamandan bağımsız olarak düşünülemez. Toplumların yaşadığı savaş, göç, sürgün vb. olaylar ortaya çıkan edebî ürünleri de etkilemektedir. Kimi zaman bir destan kimi zaman bir halk hikâyesi olarak karşımıza çıkan bu olaylar modern edebî türlerin de konusu hâline gelmiştir. Özellikle temasını tarihten veya sosyal konulardan […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Osman Kaya Şiirlerinde Yerelden Evrensele Barış Temi

Cahide Sultan EROL*   Özet Cumhuriyet devri şairlerinden olan Osman Kaya, ömrünün büyük kısmını şiir yazmaya ayırmıştır. Aynı zamanda halk ozanı olan Osman Kaya’nın şiirlerinde semai, koşma gibi milli şekilli şiirleri büyük yer kaplar. Şiirlerini 8’li ve 11’li hece ölçüleriyle oluşturmuştur. Küçük yaşlarda aşk temalı şiirlerle yazım dünyasına atılan şair, zamanla barışa, savaş karşıtlığına, memleket […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Etnopedagoji Notları-6

Etnopedagoji Nedir? Etnopedagoji nedir? Ne anlama gelir? Etnopedagoji hakkında neleri bilmek gerekir? Etnopedagoji iyi bilinen ama adı yeni duyulan, yeni bir eğitim bilim dalının adıdır. Halkın geleneksel eğitimi demek mümkündür. Kapsamlı bir tanım vermek gerekirse şu söylenebilir: “Etnopedagoji; bir toplumun çocuk yetiştirmeye ilişkin tarihin derinliklerinden geliştirerek taşıdığı etnik-ulusal bilgi ve bilinci, yetişkinliğindeki yükümlülükleri taşıması için […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Pozitif Psikoloji ve Pozitif Ruh Sağlığı

Pozitif psikolojiye, dolayısıyla pozitif ruh sağlığı kavramına özgün katkıları, insancı (hümanistik) psikolojinin sözcülüğünü yapan Maslow, Rogers, Frankl, May, Yalom ve bir ölçüde de Fromm gibi toplumsal düşünürler ve özgün ruhsal tedaviciler (psikoterapistler) yaptı. İnsan davranışlarını ve insanın ruhsal işlevlerini ele aldığımızda karşımıza, “normal ve normal dışı” kavramları çıkıyor. O nedenle konuya bu kavramlara açıklık kazandırarak […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ölmedim, Yitmedim…

  ÖLMƏDİM, YİTMADIM… 77 yil əvvəl bögün, Yox etmax iştadilar bəni,     üç bin yillux tariximi,         içimdaki Vətən səvgimi,              böyük Türk ruhumi. Bir avuc insanlux düşməni,     başında İstalin adli cani Atdilar zamanın degirmanına     toz edib yellərə savurmax üçün. 77 yildur əzib yügüdiyerlar. Ac buraxdilar,     yollarda ġırdilar,         işlədib bezdurdilar… Ölmədim, […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Tarım Eğitiminin 176. Yıldönümü

Ziraat Mühendisliği Eğitimi ve Amacı Nedir? Dünyanın en eski öğretimi tarım devrimi ile insanın doğadan öğrendiklerini ebe beyinlerin yaparak öğrenmesi ile başlandığına inanılmaktadır. Günümüz İletişim Teknolojileri çağında dahi insanın en büyük kaygısı ve amacı gıda güvenliğini sağlamaktır. Gıdanın sürdürülebilir şekilde güvenle sağlanması tarım eğitiminin çağın teknolojilerine göre yapılmasını gerekmektedir. Tarım: ” İnsanlara besin maddeleri ve […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Ahıskalı Gülperi Gelin

Benim burada anlatacağım Ahıska’dan 93 Harbinde Türkiye’ye göçe mecbur bırakılan yiğit Gülperi’nin acı dolu hayatından kısa bir bölümdür. Ailem içinde bu kahraman kadının hikâyeleri anlatıldığı için çoğumuz bu büyük büyük nenemizi çok iyi tanırız. Rahmetli annem Münevver (Yücel) Kaya yaşamının on dört yılını onunla geçirmiş. Nenesinin anlattıkları bütün aile fertlerimizi olduğu gibi annemi de çok […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

“Nesip Yusufbeyli’den Şefika Gaspıralı’ya Mektuplar” Üzerine

“Şefi! Bazı insanlar, acı çekmek için yaratılmıştır. Muhtemelen senle ben de acı çekenlerdeniz.” Nesip Yusufbeyli, sevgilisi Şefika Hanım’a, ailesinden uzak, maddi sıkıntı içinde olduğu, ailesine maddi olarak pek destek olamadığı, çok zor dönemlerden geçtiği günlerin birinde yazıyor, bu iki cümleyi. Bu cümlelere, araştırmacı yazar, Doç. Dr. Aliyeva Çınar, yoğun bir göz nuru ve büyük bir […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sovyetler’de Masal Kapısını Bana Kim Açtı?

Sovyetler Birliği’ndeki Türk yurtlarından masal derlemeye karar verdiğimde oralardan kimseyi tanımıyordum. Arkama güçlü bir dayı almadan bu işi başaramayacaktım. Türkçeye çevrilmiş kitaplarından adını sanını bildiğim birçok yazar ve şair vardı. Çevrilmeyenleri anlamak aşkı ile 1970’li yıllarda kiril alfabesini öğrenip onları da okumaya başlamıştım. Özellikle Çolpan, Abay, Muhtar Avazov, İsmail Gaspıralı, Mustafa Çokay, Abdullah Tukay, Hüseyin […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Asena’nın İzinde…

Asena’nın İzinde… (Türklerin doğuş efsanesinin en ünlü kahramanı: Asena) Acaba ASENA uydurulmuş hayali bir efsane miydi? Yoksa yaşamış da biz mi efsaneleştirmiştik? Yücel Feyzioğlu bu merakla ASENA’nın izine düştü. Anadolu ve diğer Türk yurtlarından “Kardeş Masalları” derlerken 42 yılın ardından ASENA’nın da izini buldu. Asena Göktürklerin ilk Prensesi Göktürk Devleti kurulduğunda Asena henüz iki yaşındaydı. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Osman Kaya’nın Şiirlerinde Göçe Bağlı Hasret

Osman Kaya’nın Şiirlerinde Göçe Bağlı Hasret: Sıla Duygusunun Görünümleri Serap ÖLMEZ* Özet Göç, birçok yönden toplumu derinden etkileyen bir konudur. Göç eden toplumlar, kültüründen ve sosyal ortamının bir kısmından fedakârlık etmek zorunda kalmaktadır. Bu yüzden, göç eden insanlarda eski yaşamlarına dair bir hasret duygusu yaşanır. Göçen insanlar, aynı zamanda göçtükleri yerin yaşamına dâhil olmaya çalışırlar. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Geleneksel Söz Varlığımız

      Köyümüz Aşağı Irmaklar, on üç çevre köyün merkezi konumundadır. Bucak yönetimi kaldırılıncaya dek yıllarca bucak müdürü ve karakol komutanı ile bucak işlevini sürdürmüştür. Artvin ilinin Ardanuç ilçesine bağlıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan beş yıl sonra, okul gelmiş, bizim köye. On üç çevre köyün çocukları, kendi okulları açılana dek, bizim köyün okulundan yararlanmışlar.       27 Mayıs […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Selahattin Aydemir ile Röportaj

Çorum’da eser veren, iz bırakan şair ve yazarları tanıtmaya devam ediyorum. Bugün konuğum sayın şair, yazar, gazeteci ve araştırmacı Selâhattin Aydemir.    ZÜLÂL KAYA:  Sayın Selâhattin Aydemir, bize kedinizi nasıl tanıtırsınız, diyerek sohbetimize başlayalım mı?    Selâhattin Aydemir: Elbette neden olmasın. Memnuniyetle. Efendim zahmet buyurup buraya kadar geldiniz. Öncelikle size teşekkür etmek isterim. Anadolu’muzun bağrında […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Posof Metristir

Morbet çağımda hodaklık da yaptım. Yine de çocuktum. İşten kalan zamanlarımda kendime ilginç ciciler bulur, oyuncak yapar, oyun oynardım. Benim oyuncaklarım beşli mavzer mermi kovanlarıydı. Tarlalardan topluyordum. Tarlalar sürüldükçe ortaya çıkıyordu. Bütün uyarılara rağmen yere bakarak yürüyordum; depresif bir çocuk olmalıyım… Öyle yürüyünce mermi bulmak da kolay oluyordu. İçleri toprak doluydu. Boşaltıp, yıkayıp kurutuyor, öyle […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Neden Seven Yürek Ezilsin

Sabircan Cəlilov, 01 Temmuz 1957’de Özbəkistan Cumhuriyeti’nin Sır-Derya vilayətində anadan olmuşdur. 1959’da ailəsi ilə birlikte Azərbaycan’ın Saatlı ilçesinin Severski, indiki Fətəlikənd köyüne köçüb gəlmişlər. 1963-1973 yılları arasında Fətəlikənd köy orta məktəbində təhsil almışdır. İlk şeirləri 10-cu sinifdə oxuyanda (1973-cü ildə) ilçenin “Dönüş“ qəzetində çap olunmuşdur. Daha sonralar isə mütəmadi olaraq rayon qəzetində şeirꓹ hekayəꓹ ədəbi-tənqidi […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Şair Osman Kaya ile Röportaj

  Şair Osman Kaya, 1947 yılında Artvin ili, Ardanuç ilçesi, Kutlu köyünde dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlardan beri şiire ilgisinin olduğunu fark etmiş ve fırsat bulduğu her an, her yerde şiir yazmıştır. Hatta şairin kendi ifadesi ile “Sağlık sorunlarım olmasına rağmen şiir yazmaktan kendimi alıkoyamıyorum. Şiir yazmak benim en büyük hastalığım.” diyerek şiire olan tutkusunu dile […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Aklın Nakle Mahkumiyeti!

İSLÂM DÜNYASININ YOL HARİTASI VE AKLIN NAKLE MAHKUMİYETİ!..   İslâm Dünyası, bire bir somut olarak yaşanılan somut olaylardan yola çıkılarak ulaşılan genellemeler çerçevesinde çok önemli dönüm noktalarından geçmiştir. Bu dönüm noktalarından birisi de 1058-1111 yıllarına tekabül eden ortaçağ döneminde yaşanan kutuplaşmalar ve aklın maharetiyle biçimlenmeye başlayan ilim ve irfan ehlinin bir anlamda devre dışı bırakılmış […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Çok Özledik Seni Çok Duygu Öğretmen

Duygu Öğretmenin, özlenen öğretmenlerden biri olduğunu; okullarımızda uygulamaya konulması beklenen eğitim öğretimi uyguladığını duymayan kalmamıştı. Uygun bir günde, okuluna uğradık Duygu Öğretmenin. Duygu Öğretmene o dillere destan öğretmenliği nasıl gerçekleştirdiğini sorduk. Yüreğimize su serpti Duygu Öğretmen, anlattıklarıyla. Eğitim öğretimimizin geleceğine dönük umutlarımıza güç kattı. Duygu öğretmen, şunları anlattı bize: “Birçoklarınınkinden farklıdır benim ilk derslerim. İlk […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yalanmış (Şiir)

Yalanmış bunca yıl verdiğin sözler Hep sular yakıt olmuş ateşi közler Gönlümde açtığın en ölümcül izler O yokluk pazarında değerin olsun *** Sanma ki her gemi kalır tümsekte Olası sonucu bilsek de bilmesek de Hak edenin hakkını veremesek de Mutlaka sözün ortası eğerin olsun *** Yalanı söylerken hiç utanmadın mı Hesaplan kitaptan kadanmadın mı Dostun […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Torun Baldan Tatlıdır

Denir ki, Âdem ve Havva’nın beraberliklerinden sonra insan nesli üremeye başlamıştır. Yine derler ki, Tanrı dünyayı var etmeye başlarken, her zerreyi özene bezene yaratmış ama insanoğluna can verirken kendi nefesini üflediği için onları çok önemseyerek kıymetlendirmiştir. Buradan anlaşılıyor ki, Tanrı, “Şeytana uyup yasak elmayı yediniz” diye kızıp Âdem ile Havva’yı Cennet’inden atmış olsa da onlardan […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

İkindi Vakti Sensizlik

  Yine bir akşam sensiz. Mırıldanıyorum sevdiğimiz şarkıları. Yine yalnız ve senden uzakta, kimsesiz bir cehennem yalnızlığı sarmış bedenimi ve ruhumu. Bu durumuma, içimi hüzünle saran bu boşluğa, düştüğüm bu ruh halini görenlere komik bir intiba bırakıyorum. Bu serserivari duruş zannedilen halim ve tavırlarım hep kritize edilerek gülünç olduğumun kanısına varılıyor. Oysa bu tavrı sergileyenler […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Bizim Ahıskalı Aslı

Önce biraz Tarih… Rusya 1700’lerin sonunda Kafkas Dağlarını aşmış ve Güney Kafkasya’ya girmiştir. Yol gösterici papazların kılavuzluğunda 1800’lerde Ahıska, Ardahan, Kars’a doğru ilerlemiştir. Ahıska birkaç kez kuşatma ve saldırıyı püskürtmüş, Kars gibi yerler düştükten sonra yine gerçek anlamda büyük bir direnişten sonra 1828’de Rusya’nın işgaline uğramıştır. Tarihe geçmiş muhteşem bir direniş ve korkunç trajediler vardır. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Korona Gölgesinde Üniversitelerin Sorunları

Korona-Virüsün Gölgesinde Yeniden Eğitime Açılan Üniversitelerin Taşınamayan Sorunları Öğrenciler Üniversiteye Gelmekten Memnun. Virüsten Korunma Kaygısı Yaşanıyor Kovid-19 salgınından bir buçuk yıl sonra yüz yüze eğitim birçok sorunla birlikte yeniden açıldı. Öğrencilerin üniversite ortamını, arkadaşlarını, derslerini ve hocalarını özlediğini coşkularından anlıyoruz. Ancak salgının yüksek şiddette seyretmesi, bazı arkadaşların aşısız olması, bazılarının aşı ve/ya virüs testi bilgilerini […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Yangınlar ve Ekosistem Bilimi

Son bir haftada Akdeniz ve Ege kıyı şeridinde yaşanan orman yangınları aynı zamanda hepimizin canını da yakıyor. Çoğu zaman her tarafta çaresiz insanların yardım çığlıkları yürekleri dağlıyor. Bir o kadar da toprak ve ormanda yaşayan büyük-küçük canlıların çığlıklarını duyuyorum. Ekosistemler birçok iç ve dış faktörün eşzamanlı etkisi altında ve kendi doğal yapısı içinde varlığını sürdürür. […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Düğünde Damat, Cenazede…

Gorki’nin tanımladığı anlamda bir küçük burjuva değildi. Düğünde damat, cenaze töreninde ölü olmak isteyen tiplerden nefret ederdi. Düğünlere pek gitmedi, gitmek zorunda kaldıklarını uzaktan izledi. Taziyelerden de nefret ederdi. Kalabalığın arasına karışıp başsağlığı dileyip oradan kaçardı. Birkaç defa evlendiği halde düğün de yapmadı, nikâh töreni ile geçiştirdi. Bir defasında nikâh masasında evlendirme memuru ile aralarında […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Etnopedagoji Notları – 5

Ezik mi, soylu mu? Yıllar önceydi. Soma maden kazasında madenden hafif yaralı olarak çıkarılan genç işçi sedyeye konulurken, sedye kirlenmesin diye çizmelerini çıkarmak istedi. Bu sahne birçok kişiye dokunmuş, duygulanmıştı. İşçinin “ezik” olduğunu düşünmüş ve bu haline acımışlardı! Ben de duygulandım, ama davranışını hiç de eziklik olarak değerlendirmedim. O halini asil buldum, eğitilmiş kişiliğine bağladım […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Dostoyevski’nin Panislavist Yönü-2

Dünya klasik edebiyatçılarının önde gelenlerinden biri olan Dostoyevski, aynı zamanda önemli bir Panislavist idi. Bu özelliği zaman içinde unutuldu, en azından Rusya dışındaki ülkelerin çoğunda bu durum sıradan okuyucuyu ilgilendirmez. Ancak bunlar Rus okuyucu tarafından bilinir. Yani Dostoyevski yazılarıyla Rusya’da Panislavist olmaya devam ediyor! Bu ise Rusya’da Panislavizmin üretimde olduğu, en azından kendini yüksek sesle […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Sel Felaketinde Can ve Mal Kaybı

Temmuz 2021’de Rize ve Artvin’de yaşanan sel felaketi önlenebilir miydi? sorusu doğal olarak sorulması gereken bir soru. Ülkemizin en yüksek yağışının düştüğü Doğu Karadeniz’de yağışlarla birlikte yaşanan sel ve heyelan çok ciddi de maddi hasara neden olmakla birlikte zaman zaman ölümlere neden olmaktadır. Rize ve Artvin’de yaşanan sel ve heyelanlar sonucu 6 insanın yaşamını yitirmesine neden […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

Muzaffer Gündoğar ile Söyleşi

  Eğitimci-Yazar Muzaffer Gündoğar Çorum’da, kültür sanat bağlamında lider bir insandır. Ben Muzaffer Gündoğar’ı biraz geç tanıdım ama tanıştığımız bu on yılı aşkın süre içinde kendisinde gördüğüm, dürüstlüğü, yardımseverliği ve arkadaşlarına olan vefasını her zaman takdir etmişimdir. Bu yüzden ona olan saygım gün geçtikçe çoğalmıştır. O sadece çocukların ufkunu açıp düşündüren, okuma zevki aşılayan çocuk […]

Yazının devamı İçin tıklayınız

“Neden ve Nasıl Mankurtlaştırılıyoruz”

        Dr. İkram Çınar, yaşamsal bir konuyu, çok sayıda bilimsel kaynağın tanıklığı ve çok yönlü bir bakış açısıyla oldukça kapsamlı ve ayrıntılı bir biçimde ve yoğun bir emekle ortaya koymuş, “Neden ve Nasıl Mankurtlaştırılıyoruz” adlı yapıtında.[1] Yapıtın bir benzerinin olmadığını sanıyorum.         Çınar, kitabının “Yeni Baskı için Önsöz”ünde, özellikle şu düşünceleri dile getiriyor: Ulusal […]

Yazının devamı İçin tıklayınız