Bilinçaltı Her Şeyi Yapabilir mi?

Sayı 61- Ocak 2019

Serdar İshankulov [1]

Bu yazıda John Kejo adlı yazarın “Bilinçaltı Her Şeyi Yapabilir” adlı kitabından söz edeceğim. Bir kitap değerlendirme yazısı olarak okumanızı bekliyorum.

Kitabı anlatmadan önce size gerçek olan bir olayı anlatmak istiyorum. New York’a yeni taşınan bir çift orada bir ev satın almak istiyor. Bu evin nasıl olacağını içinde bahçede neler olacağına kadar düşünmüşler. Bunlar hatta fiyatını bile belirleyip bu ev için ayırmışlar. New Yorklu arkadaşları hepsi bu evin fiyatı duyunca aynı şeyi söylemişler böyle bir evi bu fiyata bulmak imkansız demişler. Bu çift parayı tamamlayıp 6 ay sonra bu anlattığı evin aynısını almışlar bu evde istedikleri her şey olup ve aynı o belirlediği fiyata almışlar. Bu sizin çok şanslı diye düşündüğünüz çiftin tek sırrı yani amaçlarına  koyduğu çok net hedeflerine ulaşmasının nedeni bu kitapta anlattığı teknik ve yöntemleri kullanmasıdır. Bu kitapta insanın yaşadığı her şey onun bilinçaltı ve düşüncesi ile ilgili olduğunu anlatıyor. Bunlar o evi düşünerek kafasında görüntüleyerek bulmuşlar.

Başarılı görüntüleme sırları:

1.Neye ulaşmak istediğinizi belirleyin.

2.Rahatlayın, birkaç dakikalığına bütün işten uzaklaşın, ruhsal ve bedensel olarak dinlenerek.

3.İstediğiniz hedefe ulaşacağınıza İNANIN.

4.5-10 dakika boyunca düşüncenizde istediğiniz gerçeği hayal edin.

5.İstediğiniz hedefe ulaştığınız için kendinizi övün.

6.Düşüncelerini gerçekleştirmeye bırak.

Bütün planlarınızın yapılandırılmasında beyin bir anahtardır. Düşüncelerinde hiç şüphe duymaman lazım olup olmayacak hakkında. Bilinç gerçeği oluşturur, sizde bilinci oluşturursunuz. Bilinç ve bilinçaltı nedir?

   Bu kitapta şöyle anlatır. Bilinçaltını bir bahçe olarak düşünün sizin düşünceleriniz ve bakışlarınız da bir tohum olsun ya bilinç nedir? Bilinç ise çok önemli rol oynayan bahçıvandır. O karar verir nasıl tohum ekeceğine, tohumlar yani düşünce ve bakışlar negatif ve pozitif olur ve bilinçaltının seçici olmadığını bilmemiz lazım. Ne ekersen onu biçersin. Yani bizim düşünce ve bakışlar bizi kapsayan gerçekliği oluşturur ve bu gerçekliği değiştirmek için bilinci değiştirmek gerekir.

Bu kitabı okuduktan sonra benim her gün yaptığım teknikleri anlatmak istiyorum.

1.Önce anlattığım şekilde görüntüleme tekniği.

2.Düşünceyi oturtma yöntemi. Bu istenenin zaten elde ettim düşünme şekli. Misal getireyim. Ben bu yöntemi her gün spor salonunda uygularım. Barfiks yapmadan önce ben 10 tekrar yapacağım diye kendime hedef belirlerim ve bunu yapmış gibi hayal ederim. O mutluluk hissi, kasların kasılması ve sonucun olumlu bitme duygusu kafamda yaşadıktan sonra ancak barfikse başlıyorum ve o hedefime başarıyla ulaşıyorum. Bir gün bu taktiğin gerçekten işe yaradığını öğrenmek için bir deney yaptım kendime 15 tekrar yaparım diye hedef belirleyerek buna gerçekten inanarak yapmaya başladım ve yaptım. Ama şunu bilmeniz gerekir siz kendinize imkansız bir hedef belirlerseniz benim durumda 100 tekrar diyelim ve buna inanmasanız bahçeye negatif tohum ekmiş olursunuz ve tabi başarısız olursunuz. Önemli olan düşüncelerde kesin kararlı ve inanmış olmanızdır. Bu verdiğim örnek çok basit ama aynı tekniği uzun vadeli hedeflerde de kullanabilirsiniz. Bunun için hedefe ulaşana kadar her gün 5 dakika pratik yapmanız gerekir bakın haftada 25 dakika yapmanız yararlı olmaz her gün 5 dakika kadar.

Her bir yeni inanç ve fikir önce çimlenip büyüme aşamasını geçmesi lazım bilinçaltında kök salması için.60 ile 90 gün arası zaman lazım bu aşamayı geçmek için. Hedefe ulaşmak için görüntüleme hem düşünce oturtma yöntemini her gün 5 dakika pratik yapmanız lazım. Kök salıp çimenlenip büyümek için her yeni fikir zaman ve dikkat ister.

3.Düşünmeye odaklanmanın geliştirilmesi. Bunu yapmak için bir sayaç lazım. Sayacı 1 dakikaya ayarlarız ve bu süre boyunca sadece bir düşünceye odaklanırız bunu başardıktan sonra süreyi uzatırız 10 dakikaya kadar çıkabilirsiniz belki daha da çok. Bu size çok güçlü ve uzun süre bir fikirde odaklanma gücü verir. Bir fikir düşüncede konsantrasyonlu ve güçlü odaklanma – çok güçlü bir güç demektir. Bunu daha iyi anlamak için içinden güneş ışığı geçen büyüteç hayal edin. Eğer onu sabit tutmasak güneş enercisi kayıp olur, ama siz onu bir yere odaklı sabit tutarsanız o güneş enercisi ateş çıkaracak kadar güçlenir.

Tabii siz itiraz edebilirsiniz böyle şey imkansız diye bizi kapsayan gerçeği sadece düşünceyle değiştiremeyiz diye ve haklı da olursunuz. Sizde böyle bir inanç varsa demek ki siz ona layık tohum ekmiş olursunuz bilinçaltı atlı çok verimli bahçeye ve herhangi bir tohumu seçerseniz seçin sizin aklınız ona göre gerekçe bulur kendine.


[1] Kafkas Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, PDR Öğrencisi

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir