-Hocam Fahrettin Kırzıoğlu’na-

Bir gül mevsiminde seyrine gittim,
Hani goncan, hani gülün Ahıska?
Baktıkça hâline kahroldum, bittim,
Korlanır mı bir gün külün Ahıska?
Güneş orda batmış, ay orda batmış,
O altın sabahlar uykuya yatmış,
Âşıklar sazını elinden atmış,
Tutulmuş söylemez dilin Ahıska.
Evlâdın ağulu şerbetler içmiş,
Seyranın düğünün devranı geçmiş,
Yuvalar bozulmuş, turnalar uçmuş,
Bulanmış ırmağın, gölün Ahıska.
Dirliğin düzenin oban bozulmuş,
Yazık, alın yazın böyle yazılmış,
Kavim kardaşından bağın çözülmüş,
Yaman esmiş kara yelin Ahıska.
Hani müezzinin, hani minaren?
Şerha şerha olmuş kanıyor yaren,
Ayağa kalkmaya yok mudur çaren?
Doğrulur mu acep belin Ahıska?
Yunus Zeyrek