Birinci sınıf en temel becerilerin kazandırıldığı eğitim-öğretim dönemidir. Bu dönemde çocuk öğrenci olmayı öğrenir. Birinci sınıf velisi olmak gerçekten zor iştir. Ciddi anlamda sabır ve emek ister. Çocuklar önce ellerine kalem alırlar, düzgün tutamazlar kalemi. Doğru tutamadığı kalemle düzgün bir çizgi çizmeleri beklenir. Çizemezler. Düzgün çizdiklerinde ‘aferin’, düzgün çizemediklerinde  ‘Kızım, oğlum kaç defa dedim sana kalem öyle tutulmaz!’ diye deriz.

Bu durumda endişelenen veli sık sık öğretmenle görüşür. Özellikle bu dönemde öğrencilerin okula uyumu açısından öğretmen-veli görüşmesi sık sık yapılması gerekmektedir. Çizgi çalışmalarından sonra öğrencilere harfler öğretilmeye başlanır. Okuma-yazma çalışmaları başlayınca velilerin yakınmaları da artmaya başlar; “Benim oğlum sesleri tanıyor, birleştiremiyor.” diye. Sevgili anne ve babalar burada yapacağınız tek şet sabretmek. Zamanla çocuklar okuyacaklar zaten. Bu dönemde sürekli ses tekrarı yaparsanız çocuğunuz daha erken okumayı öğrenecektir. Bu dönemde bu sorun çok da önemli değildir. Her öğrenci farklı hızda öğrenir. Kimi daha hızlı öğrenirken kimi de daha yavaş öğrenebilir. Bu dönemde sabrederek çocuğunuzun öz güvenini kaybetmesine neden olabilecek davranışlarda bulunmamamız gerekmektedir. Bazı çocuklar 1-2 gösterimde anlarken bazıları 20 gösterimde, bazıları belki de aylar sonra öğrenecektir. Her çocuğun öğrenmek için bir zamanı vardır. O zaman gelmedikçe siz ne kadar çabalasanız da çocuğunuz okumayacaktır. Çeşitli nedenlerden kaynaklı (dil problemi, çocukta zihinsel bir problem, anne-baba okuma ve yazma bilmiyor.. v.s) çocuğunuz yılsonu geldiğinde hala okuma yazma bilmiyor olabilir. İlgi ve çalışma olmadıkça öğrenciler okuma ve yazma öğreniminde gecikebilirler. Eğer çocuğunuzda algılamaya yönelik zihinsel bir problem fark edilirse de profesyonel bir yardım alınmalıdır.

 Okuma yazmada en önemli aşamalardan biri sesleri birleştirmektir. Ayrıca bu dönemde öğrencinin dikte edilen bir yazıyı yazabilmesi de çok önemlidir. Çocuk okumayı öğrenince bol bol kitap okuyarak bunu pekiştirmesi gerekmektedir. Eğer tekrar yapılmazsa çocuk öğrendiğini unutabilir. Okuma hızının artırılması için mutlaka okuma pekiştirilmelidir. Öğrencinin anlamlı okuması için okudukları üzerinde konuşturulabilir ve ya okuduğunu anlatması istenebilir.

Okuma yazma öğretiminde velilerimizin en çok dert yandığı konu ‘ çocuğum çok çabuk sıkılıyor, ödev yapmak istemiyor, ne yapmalıyım?’

“Sen hiç okumayacaksın. Bak sınıfta herkes okumaya geçti, sen harfleri ezberleyemedin. Anlamıyorsun.” gibi sözler çocuğun özgüvenini sarstığından kesinlikle çocuğa söylenmemelidir. Bu sözleri duyan çocuk asla bir daha okuyamayacağını düşünebilir. Derse ve okula karşı ilgisiz olabilir. Mesela öğrenci bir sesi öğrenemeyebilir. Israrla siz öğretmeye çalışıyorsunuz ama o öğrenemiyor. Bu durumda onun öğrenmek için en uygun zamanın gelmesini bekleyin. Çocukta en ufak bir ilerleme gördüğünüzde ‘Aferin!’ gibi sözler söyleyerek derse karşı ilgisini çekmelisiniz. Bu yaştaki öğrenciler daha oyun çağındadırlar. Bu nedenle okuma yazma öğretiminde oyun ve eğlenceden faydalanmakta yarar var.

Öğrenciler okulda yeterince ders çalışmaktalar. Eve geldiklerinde hemen derse başlamamaları gerekmektedir. O sebeple öğrenciler eve geldiklerinde önce yorgunluklarını atmalı, farklı aktivitelerle hoş vakit geçirdikten sonra derse başlamaları daha sağlıklı olacaktır.  Veli öğrencinin dinlenme saatini ve ders çalışma saatini öğrenciyle birlikte planlamalıdır. Çocuk ders çalışacağı zamanı, dinleneceği zamanı ve oyun oynayacağı zamanı çok iyi bilmelidir.

Ders çalışma disiplini bu dönemde kazandırılmalıdır. İyi bir ders çalışma tutumu geliştirmesi ileriki yıllarda ders başarısını da olumlu yönde etkileyecektir. Öğrenci ne zaman ders çalışacağını bildiğinden siz de sürekli “Hadi ders çalış!” demek zorunda kalmazsınız.

Birinci sınıf velisi olmak ciddi anlamda zaman, emek ve sabır gerektirir. Bu meziyetleri gösterirseniz ve çocuğunuzun kendi gelişimini kabul ederek onlara bu şekilde davranırsanız çok güzel sonuçlara ulaşacağınızdan emin olabilirsiniz. Tekrar okula başladığınızı düşünün. Çocuklarınızın yerine koyun kendinizi ve çocuklarınızı öyle değerlendirin.

You have no rights to post comments